Pers Ölümsüzleri, MÖ 550’den MÖ 330’a kadar Ahameniş İmparatorluğu’nun bel kemiğini oluşturan 10.000 kişilik elit bir askeri birlikti. Bu birlik, hem imparatorluk muhafızları olarak görev yapar hem de savaş alanında etkili olurdu.

Düşünsenize, tarihin sayfalarında gezinirken bir anda 10.000 kişilik elit bir orduyla karşılaşıyorsunuz. Bu sadece bir ordu değil, neredeyse “ölümsüz” gibi görünen bir birlik. Gerçekten büyüleyici, değil mi?

Birliğin Kuruluşu

Ölümsüzler’in ilk olarak MÖ 539’da Babil’in ele geçirilmesinden sonra ortaya çıktığı anlaşılmaktadır. Büyük Kiros yönetimi altında, Babil’i yönetmek üzere atanan kadın komutan Pantea Artashbod’un ölümsüzler birliğinin mimarı olduğu düşünülür. Ksenofon’un Cyropaedia’da ise bu birliğin, Pers ordusunun en güçlü askeri birliklerinden Spada’dan bir saray muhafızı tarafından toplandığı iddia edilir.

Ölümsüzlerin Seçilmesi

Ölümsüzler, büyük ölçüde Perslerden oluşuyordu; ancak asimile edilmiş Medler ve Elamlılar da birliğe katılabiliyordu. Genç erkekler henüz beş yaşındayken eğitim alarak ata binmeyi, ok atmayı, avlanmayı ve hayatta kalmayı öğreniyordu. 20 yaşına geldiklerinde asker olarak görevlendiriliyor ve 50 yaşında emekli oluyorlardı.

Ölümsüzler İsminin Nedeni

Tarihçi Heredot’a göre ölümsüzler, tam olarak 10.000 kişilik bir güçtü ve bu adı bu sayının korunmasından alıyordu. Bir asker öldüğünde, hemen yerine yenisi alındığı için bu birlik “ölümsüz” olarak anılıyordu.

Ölümsüzlerin Kullandığı Silahlar

Ana silahları yaklaşık 1.8 metre uzunluğunda ve ucu keskin bir mızraktı. Seçkin 1.000 üyenin mızraklarının ucu elma şeklindeydi ve prestiji simgeliyordu. Ayrıca sagaris adı verilen savaş baltaları ve küçük silahlar taşıyorlardı.

Ölümsüzlerin Kullandığı Üniformaları

Kafa aksesuarlarına pek önem vermezlerdi. Vücut zırhları, balık pullarına benzeyen bronz ve demir plakalardan oluşuyordu. Okçu süvarilere destek olmak için savaş alanında onların yanında yürürlerdi.Kafa aksesuarlarına pek önem vermezlerdi. Vücut zırhları, balık pullarına benzeyen bronz ve demir plakalardan oluşuyordu. Okçu süvarilere destek olmak için savaş alanında onların yanında yürürlerdi.

Zenginlik ve Yaşam Tarzı

Heredot’un anlatılarına göre, ölümsüzler büyük miktarda altın içeren kıyafet ve zırhlar taşıyorlardı. Seyahat ederken cariyeleri için kapalı vagonlar ve kişisel eşyalarını taşıyan kölelerle birlikte yolculuk ederlerdi.

Başarıları ve Dağılması

Ölümsüzler, Büyük Kiros’un ölümünden sonra Mısır’ı fetheden Kambises ve Büyük Darius gibi hükümdarların döneminde de aktif olarak görev yaptı. Ancak Maraton Savaşı’nda Yunanlıları yenmeyi başaramamışlardır. Kserkses döneminde Thermopylae Savaşı’nda da önemli rol oynamışlardır.Ölümsüzler, Büyük Kiros’un ölümünden sonra Mısır’ı fetheden Kambises ve Büyük Darius gibi hükümdarların döneminde de aktif olarak görev yaptı. Ancak Maraton Savaşı’nda Yunanlıları yenmeyi başaramamışlardır. Kserkses döneminde Thermopylae Savaşı’nda da önemli rol oynamışlardır.Plataia Savaşı’ndaki büyük yenilgilerinden sonra ölümsüzler, MÖ 331’de Büyük İskender’in Makedon kuvvetlerine karşı savaşmışlardır. Büyük İskender’in ölümünden sonra imparatorluk dörde bölünmüş ve ölümsüzlerin faaliyetleri son bulmuştur.

Etkileri

Sasani İmparatorluğu ve Bizans İmparatorluğu’nda ölümsüzler olarak anılan benzer birlikler kurulmuştur. İran İslam Cumhuriyeti’nin Devrim Muhafızları’na bağlı birliklerin de ölümsüzlerin mirasını sürdürdüğü düşünülmektedir.

Kaynak: https://eksiseyler.com/olumsuzler-ordusu-sayesinde-200-yil-hukum-suren-ahamenis-imparatorlugu